2. Bursa Yenileşim Ödülü sahibini buldu.

2. Bursa Yenileşim Ödülü sahibini buldu.

Bursa Sanayicileri ve İşadamları Derneği ile Uludağ Üniversitesi işbirliğiyle bu yıl 6’ncısı düzenlenen Bursa Yenilikçilik ve Yaratıcılık Sempozyumu ve 2. Bursa Yenileşim Ödülü Töreni Crowne Plaza Otel’de yapıldı. Sempozyumun sonunda gerçekleştirilen törenle Işıklar Askeri Lisesi, 2. Bursa Yenileşim Büyük Ödülü’nü almaya hak kazandı.

BUSİAD Yenilikçilik ve Yaratıcılık Uzmanlık Grubu tarafından 4. Sanayi Devrimi (Endüstri 4.0) teması ile organize edilen sempozyuma katılan uzman konuşmacılar; Endüstri 4.0 kavramının dünyanın sanayi profiline sağlayacağı katkılar, ileri otomasyon teknolojilerinde gelinen son nokta, üretim süreçlerini yöneten robotların gelecek senaryoları ve Endüstri 4.0’a uygun olarak gelişen uzmanlık alanlarında görev yapacak insan kaynağı gibi konuları ele aldı.

Sempozyumun açılışında konuşan BUSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Günal Baylan, yenilikçilik ve yaratıcılığın; kaynakların ürün ve hizmete dönüşmesinde ve bunların pazarlanıp satılmasında istihdam yaratarak çevrenin korumasına destek olan toplumsal bir sistem olduğunu ifade etti. Teknolojik değişimin; aynı zamanda toplumsal refahı artırmak, yaşam kalitesini yükseltmek ve büyümeyi sürdürülebilir kılmak adına şart olduğunu belirten Baylan, yenileşim kavramının ülke genelinde bir kültüre dönüşmediği ve sonu olmayan bir süreç halini almadığı sürece gerçek gelişimden ya da ilerlemeden söz etmenin mümkün olamayacağına işaret etti. Baylan, yenileşim sürecinin, kısa süreli ve hemen sonuçları alınan bir proje değil, aksine, tüm kurum ve kuruluşlarda kurumsal kültürün bir parçası halini almış sonsuz bir gelişim eğrisi olduğunun altını çizerek şöyle devam etti: “İnovasyon, gelişmiş ülkelerde devlet politikalarının odağı haline geldi. Bu politikalar doğrultusunda inovasyon için gereken koşulların sağlanması, devletlerin en önemli görevlerinden biri artık. Ülkemizde de desteklerin çoğaltılması ve çeşitlendirilmesi memnuniyet verici olmasına rağmen, desteklerin tespit edilen strateji ve politikalar yönünde kullanılması ve denetlenmesi, konunun geleceği için çok önemlidir. Şu anda ekonomi ve iktisadi kalkınma açısından ülke olarak görünümümüz,  bugüne kadar yapılan çalışmaların yeterli olmadığına işaret etmektedir. Bilim ve teknolojiye hakim olan, teknolojiyi bilinçli kullanan, yeni teknolojiler üretebilen, teknolojik gelişmeleri toplumsal ve ekonomik faydaya dönüştürme yeteneği kazanmış bir refah toplumu yaratmak ve yenileşim kültürünü toplumun her katmanına yaymak; tüm kişi, kurum ve kuruluşların hedefi olmalıdır.”

Baylan’ın ardından söz alan Uludağ Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yusuf Ulcay da, teknolojik gelişimin hayatımızın her alanına egemen olurken bir taraftan 4. sanayi devrimi ile tamamlanan akıllı bir dünyaya doğru ilerlediklerini kaydetti. Türkiye’nin dünyanın en hızlı büyüyen 7. ülkesi olarak bu alanda taşıdığı potansiyeli ortaya koyduğunun altını çizen Prof. Dr. Ulcay, “Dijital fabrikalar ortaya çıkarken bizim de bu sürece ayak uydurmamız gerekiyor. Türkiye’nin 2023 hedeflerine ulaşabilmesi için en az yüzde 13’lük bir büyüme yakalamalı. Bu da ülke olarak Ar-Ge ve inovasyona ne denli ihtiyaç duyduğumuzu gözler önüne koyuyor” diye konuştu. Prof. Dr. Ulcay şöyle devam etti: “GSYH içindeki Ar-Ge harcamaları oranımız yüzde 19 artmış durumda. Bu umut verici bir gelişme olsa da yeterli değildir. 2023’de 25 bin dolarlık kişi başına düşen milli gelir istiyorsak daha yüksek teknoloji üreten bir ülke olmamız gerekir. Bu da Ar-Ge ve inovasyon faaliyetlerine öncelik kazandırmaktan geçer. Bugün laboratuvarlara yüksek paralar vererek aldığımız cihazların günlük kullanım saatleri çok düşük. Gelişmiş ülkelerin laboratuvarları 24 saat çalışıyor. Üniversite olarak biz de üzerimize düşeni yapmak durumundayız. 2023 yılı için Bursa’nın 75 milyar dolarlık ihracat hedefi var. Bunun için 4 dolar olan ihracatın kg fiyatını 10 dolara çıkarmamız gerek. Sahip olduğumuz zenginliği yeni fikirlerle katma değerleri ürünlere dönüştürmeli, inovasyondan ticarileşmeye olan döngüyü tamamlamalıyız.”

“Bursa, inovasyonun patlama yapacağı yerlerin başında geliyor”

Ulcay’ın ardından Türkiye Teknoloji Geliştirme Vakfı (TTGV) Yönetim Kurulu Başkanı Cengiz Ultav’ın ve Bosch Dizel-Benzinli Sistemler Teknik Genel Müdürü Marc Weller’ın konuşmacı olduğu panelin birinci oturumuna geçildi. Cengiz Ultav, “4. Sanayi Devrimi” başlıklı sunumunda önümüzdeki 20 yıl içinde teknoloji ile gerçek dünya arasında bir yüzleşme yaşanacağına ve özellikle sağlık, tarım, ulaşım, eğitim ve endüstri gibi alanlarda Endüstri 4.0 temelli önemli değişimler gözleneceğine değindi. Endüstri 4.0’ın dünyadaki üretim şekillerinin insanların karakterleri ile en hızlı ve akıllı şekilde buluşmasının yollarını içerdiğinin altını çizen Ultav, “Fikirlerin en hızlı şekilde para ile buluşması süreci, para yaratan katma değer ve müşteri memnuniyeti gibi her türlü unsuru içinde barındırıyor. Bunun en hızlı şekilde olması için gençlerin fikirlerinin hızlandırılması gerek. Günümüzde teknoparklar hızla gelişiyor. Ancak büyük firmalar ve üniversiteler birlikte inovasyon sürecinin altını nasıl doldurabiliriz ve nasıl ekosistemler yaratabiliriz diye çalışmalı. Bursa, inovasyonun patlama yapacağı, gerçek değerlerle buluşacağı ve bu alanda hızlı hareket edebilecek yerlerin başında geliyor. Kentte çeşitlenme unsurunun hepsi var. Bursa, Türkiye’nin dijital ekonomisine Endüstri 4.0’ı kullanarak en erken dijital katma değeri üreten ve bu alanda büyük fırsatlar yaratan kent olabilir. Türk insanın çeşitlilik yapısı ve esnekliği önemli avantajları. Ancak bununla birlikte sınırları fazla zorlayan bir yönümüz de var. Yanımıza doğru teçhizatları almadan ve gerekli harcamaları yapmadan zorlu yolculuklara çıkabiliyoruz” diye konuştu.  

Marc Weller da “Endüstri 4.0 ve Endüstri 4.0 Bosch Uygulamaları” isimli sunumunda Bosch firmasının bu alanda yürüttüğü çalışmalara değinerek, söz konusu çalışmalarda geldikleri noktayı ve gelecek öngörülerini katılımcılarla paylaştı. Weller, Bosch olarak Endüstri 4.0 kavramına 2014 yılında başladıklarını ve kurdukları akıllı fabrikalar bünyesinde 2015 yılı itibarı ile 5 projeyi hayata geçirdiklerini söyledi. Weller, konu kapsamında 9 ilave projeye daha başladıklarını ve bu projelerin 7 tanesinin Bursa fabrikasında şekillendiğini kaydederek, “Fabrika içindeki işbirliğinin tek bir proje altında birleşmesi önemliydi. Son 2 yılda epey zaman harcadık ancak 2 yıl içinde istediğimizi yapabildik. Endüstri 4.0’ın potansiyelini anlamak için hataya izin vermeliydik. Ancak böyle olursa ortaya inanılmaz şeyler çıkabilir. 1996’da 40 milyon kişi birbirine bağlantı halindeydi. 2020’de 7 milyar kişi birbiriyle bağlantı halinde olacak. 1996’da internete bağlı 6 milyon bilgisayar vardı. 2020’de bu sayı 50 milyara çıkacak. Süreç çok hızlı ilerliyor ve bu süreci en kısa sürede yakalamak gerekiyor” diye konuştu.

Nüans Dans & Sanat Evi’nin dans gösterisinin ardından panelin Dünya Gazetesi Yazarı Dr. Rüştü Bozkurt’un yönetimindeki ikinci oturumuna geçildi. İkinci oturumun konuk konuşmacıları E3TAM AŞ Genel Müdürü, ENOSAD Geçmiş Dönem Başkanı ve 6. Dönem Başkan Yardımcısı Sedat Sami Ömeroğlu, Altınay Robot Teknolojileri San. ve Tic. AŞ Genel Müdür Yardımcısı Lütfi Okay ve SIEMENS Satış Direktörü, Elektrik Yüksek Mühendisi Hakan Mavruk’du. Sedat Sami Ömeroğlu “Üründe Kalite ve Üretimde Verimlilik Amaçlı İleri Otomasyon Teknolojilerinin Dünü, Bugünü ve Geleceği” isimli bir sunum yaparken, Lütfi Okay da üretim süreçlerini yönetecek robotların gelecek senaryoları, uygulama örnekleri ve ürün-pazar gelişimi hakkında bilgi verdi. İkinci oturumda son sözü alan Hakan Mavruk da Endüstri 4.0 ile yeni gelişen uzmanlık alanlarında bilgi ve beceri sahibi insan kaynakları ihtiyacını karşılayacak çok disiplinli mühendislik öğretimlerinin nasıl olacağı ve güncelliğinin nasıl sağlanacağı ile ilgili bilgilendirme yaptı.  

Sunumların ardından gerçekleştirilen ödül töreni ile 2015 Yılı Bursa Yenileşim Ödülü sahibini buldu. Yapılan değerlendirme sonucu saha ziyaretine kalma başarısı gösteren Işıksoy Tekstil AŞ, son yıllarda gerçekleştirdiği yenileşim odaklı çalışmaları nedeniyle mansiyon ödülü alırken; en iyi askeri eğitimi verme ve Hava Harp Okulu’na donanımlı öğrenciler gönderme amacıyla yenilikçilik alanında ciddi atılımlar yapan ve kurum içindeki yenileşim iklimi adına güzel örnekler ortaya koyan Bursa Işıklar Askeri Hava Lisesi, 2015 Yılı Bursa Yenileşim Büyük Ödülü’ne layık görüldü. Işıksoy Tekstil adına mansiyon ödülünü firma temsilcileri Arzu Işık ve Gürkan Kantarcı alırken, Bursa Işıklar Askeri Hava Lisesi adına büyük ödülü alan isim Dr. Hv. Öğ. Alb. Rahim Sarı oldu.