BUSİAD Başkanı Günal Baylan BEGD paneline konuşmacı olarak katıldı.
BUSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Günal Baylan, Bursa Ekonomi Gazetecileri Derneği’nin organize ettiği “Ekonomik Gelişmeler Perspektifinde Bursa’nın Dünü, Bugünü Yarını” konulu panele konuşmacı olarak katıldı. Bursa Ticaret ve Sanayi Odası Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen panelin açılışında konuşan Bursa Ekonomi Gazetecileri Derneği Başkanı Orhan Çelik, ekonomi gazeteciliğinin gelişimine katkı sağlamak, mesleğin çıtasını daha da yukarı taşımak ve kentin sorunlarına ışık tutmak amacıyla yola çıktıklarını ifade ederek, derneğin kuruluş sürecine destek veren tüm kurum ve kuruluşlara teşekkür etti. Düzenledikleri etkinlik ile Bursa’nın gelecekte daha yaşanabilir bir kent olmasını, dinamik, gelişmiş ve çevresi ile barışık bir profil çizmesini arzu ettiklerini ifade eden Çelik, kentin gelecekte daha planlı ve yüksek katma değer üreten bir yapıya ulaşması adına tüm kesimlere önemli görevler düştüğünü belirtti.
BTSO Meclis Başkanı Remzi Topuk da, Bursa’nın İpek Yolu ticaretinin önemli merkezlerinden biri olduğunu hatırlatarak, kentin geçmişten günümüze dek her zaman stratejik özellikleri ile ön planda olduğunu söyledi. Türkiye’nin ekonomik alanda gelişmesinde ve ivme kazanmasında Bursa’nın payının büyük olduğunun altını çizen Topuk, birçok ilke imza atan yapısı ile Bursa’nın, Türkiye’nin ilk OSB’sine de ev sahipliği yaptığını dile getirdi. Topuk, kentin Bursa OSB gibi bir vizyonla şekillenecek yeni bir organize sanayi bölgesine daha ihtiyacı olduğunu ifade ederek; Bursa’yı ileri teknoloji ve yatırım merkezi yapma gayreti içinde olduklarını ve kentin bu hedefine hızla ilerlediğini sözlerine ekledi.
Topuk’un ardından moderatörlüğünü Uludağ Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Necmi Gürsakal’ın yaptığı ve BTSO Eski Genel Sekreteri Ergun Kağıtçıbaşı, BUSİAD Başkanı Günal Baylan, MÜSİAD Bursa Şubesi Başkanı Mustafa Gürses ile BUİKAD Başkanı İpek Yalçın’ın konuşmacı olduğu panele geçildi. Panelde ilk sözü alan Ergun Kağıtçıbaşı, Türkiye’nin ilk OSB’nin Bursa’da kurulmasında önemli görevler üstlenmiş ve 33 yıl BTSO Genel Sekreteri olarak hizmet etmiş kişi sıfatıyla geçmişten günümüze kent sanayisinin geçirdiği evreleri katılımcılarla paylaştı. Bursa’nın bugünlere bir çırpına gelmediğini ve kentteki sanayi kültürünün uzun bir sürece yayıldığını ifade eden Kağıtçıbaşı, “Bursa çok özellikli bir şehir ve kentin gelişim evrelerini her yönüyle ele almak ve aktarmak oldukça zor. Kentin bugün sahip olduğu ekonomik gücünde ticaret parası var. Bursa önemli bir sanayi kenti olmadan önce güçlü bir ticaret kenti oldu. Kent 15. yüzyılda dünyanın önde gelen ticaret merkezlerinden biriydi. Ayrıca günümüze ulaşan çok ciddi bir manevi ve siyasi değere de sahip” diye konuştu.
“Bursa’nın Sanayi 4.0 gibi sanayi hareketlerini yakalayacağına inanıyorum”
Kağıtçıbaşı’nın ardından söz alan BUSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Günal Baylan, Bursa’nın mirasında tarih ve coğrafi güzellikler, deniz, göl, baraj, kaplıca, kayak, balıkçılık, doğal içme su zenginlikleri, ekonomik kazanım değerli zanaat çeşitlilikleri, tarım ve sanayi olduğuna işaret ederek, kalkınmanın getirdiği yaşam kalitesine her alanda ulaşmanın ve gelişmiş ülkeler seviyesinde yaşamanın hepimizin arzusu olduğunu belirtti. Bu açıdan bakarak eksikliklerimizi ve hedeflerimizi tespit etmemiz gerektiğini, bunu yaparken de geleceği tasarımlamak gerektiğini ifade eden Baylan, “Bu kolay bir iş değil. Özel çalışma, gayret, kararlılık, inanç, birliktelik ve ortak akıl gerektiriyor. Senelerin tahribatını durdurmak ve yönlendirmek için Bursa’nın geleceğinin ve ekonomik gücünün ne şekilde gelişeceği, değerlerimize zarar vermeden belirlenmelidir. Bu çalışmalar uzun yılları kapsayacak ortak aklın ve bilimsel çalışma ile öne çıkan değerler zincirlerinin her halkasından başlayarak, şemsiye projelerle işbirlikleri yaratılıp, sektörel ana sanayilere geçmelidir” diye konuştu. Bursa’nın ekonomik yönüyle, Türk ekonomisinin geliştirilmesinde ve ona yeni ivmeler kazandırılmasında aktif ve yönlendirici bir gücü temsil ettiğinin altını çizen Baylan, ülke ve bölge ekonomisinin gelişmesine, ihracat yönüyle döviz girdisi sağlanmasına ve sanayi altyapısının güçlenmesine sağladığı katkılarla Bursa’nın, ekonomik açıdan büyük bir dinamizm sergilediğinin altını çizdi. Baylan şöyle devam etti: “Günümüzde acımasız rekabet ön planda. Karlar düşüyor, yatırımlar eskiyor, para kazanmak zorlaştı. Bilgi teknolojilerinin gelişimi ile geçmişte doğal kaynaklar ve hammadde üzerinden sürdürülen güç savaşı yerini, bugün yeni fikirler ve inovasyon yarışına bıraktı. İnsan zekasının ürünü olan fikir ve yaratıcılık, bilgi ekonomilerinin ana üretim aracı haline geldi. Dünyada insana yatırım yapan, bilim ve teknoloji üreten ülkeler ekonomik büyümelerini de sürdürülebilir hale getirirken, inovasyon ve teknoloji yaratma kapasitelerini de artırma şansı elde etmek için yarışıyorlar. Bursa sanayisi için gelecekteki 1. yol için anahtar kelime rekabet ve bunun sürdürülmesidir. Diğer yol ise; değişim ile katma değeri yüksek, yenilikçi, çevreyle dost, küresel norm ve standartlara uygun ürünler üretilmesi ve bunların kendi markalarımızla dünya pazarlarında yarıştırılmasıdır. Benim inancım şirketlerimizin stratejilerinin bu yönde belirleneceği yönündedir. Zaten ana sanayilerin şehrimizde bulunması da ayrı bir şansımız. Ana sanayiler de bu stratejilerle yol almak zorunda. Dolayısı ile yan sanayiler de buna ayak uydurma zorunda kalacaklar. Bu kültürün zamanla gelişerek şehrin sanayisinin yeniden şekillenmesine sebep olacağına ve Sanayi 4.0 gibi sanayi hareketlerini yakalayacağımıza inanıyorum.”
Baylan’ın ardından söz alan MÜSİAD Bursa Şubesi Başkanı Mustafa Gürses, Bursa’da insan mozaiğinin uzlaşma kültürü ve barış içinde yaşamak üzerine kurulduğunu ifade ederek, her şeyin merkezinde insan olduğuna ve geleceğe dönük kurgulanan he türlü gelişmenin insan odaklı yol aldığına vurgu yaptı. BUİKAD Başkanı İpek Yalçın da Türkiye’nin uzun yıllardır sürdürdüğü fason üretim merkezi olma özelliğinden uzaklaşarak teknoloji ve Ar-Ge odaklı bir üretim anlayışı benimsemesi ve gelecek tüm planlarını bu bakış açısıyla şekillendirmesi gerektiğini söyledi. Türkiye’de sanayinin kalbinin Bursa’da attığına dikkat çeken Yalçın, gerekli stratejilerin geliştirilmesi durumunda kentin özellikle kendi markalarının üretim merkezi haline gelebileceğini belirtti. Yalçın, katma değer, Ar-Ge, inovasyon ve nitelikli iş gücü kavramlarının son derece önemli olduğuna işaret ederek, “Üniversite sanayi iş birliğini son derece önemsememiz gerekiyor. Çocuklarımızı sınav odaklı değil, daha yaratıcı yetiştirmemiz gerekiyor. Ayrıca kadınların iş gücüne katılım oranını arttırmamız da şart. Bu konuda yapılacak küçük bir çalışma bile büyük oranda karşılık bulacaktır” diye konuştu.
Soru cevap bölümünün ardından tüm konuşmacılara plaketleri takdim edildi.