BUSİAD'da elektrikli araçlar konuşuldu.
ETKİNLİĞİMİZİ YOUTUBE KANALIMIZDAN TIKLAYARAK İZLEYEBİLİRSİNİZ
Bursa Sanayicileri ve İşinsanları Derneği Enerji Uzmanlık Grubu, "Elektrikli Araçlar ve Şarj Sistemleri" başlıklı bir çevrim içi etkinlik düzenledi.
Moderatörlüğünü BUSİAD Enerji Uzmanlık Grup Başkanı İsmail Önol'un yaptığı etkinlikte, TOFAŞ-Arge ve Güç Sistemleri Müdürü Dr. Türker Güdü, Voltrun Şarj Sistemleri Genel Müdürü Berkay Somalı, Uludağ Elektrik Dağıtım AŞ. Arge Direktörü Mehmet Koç ve BUSİAD Enerji Uzmanlık Grubu Üyesi Selim Aybey konuşmacı olarak katıldı.
TOFAŞ-Arge ve Güç Sistemleri Müdürü Dr. Türker Güdü, 2030 yılında araçların yüzde 75'inin elektrikli olacağı hesaplarının yapıldığını ifade ederek, "Böyle olunca şarj istasyonları ve batarya üretimi de önem kazanıyor. Bu değişim parametreleri de değiştiriyor" dedi.
Elektrikli araç denilince tam elektrikli araçların akla geldiğini de ifade eden Güdü, aslında farklı elektrikli araç sistemleri olduğunu da kaydetti: Güdü şunları söyledi:
"Elektrikli araçlar aslında içten yanmalı sistemlere göre daha basit. Çocuklarımızın uzaktan kumandalı araçları gibi. Bataryalar, batarya yönetim sistemleri, güç sistemleri, araç kontrol ünitesi, ısı yönetim sistemleri gibi ana bölümlerden oluşuyor. Bu ekosistemde batarya büyük önem arz ediyor. Katı hal bataryaları gündeme geliyor. Ancak henüz maliyet açısından uygun değil. Şarj teknolojileri de farklılıklar gösteriyor. Kablosuz şarj da belki yakında yaygın olarak görebileceğimiz bir teknoloji olacak."
Voltrun Şarj Sistemleri Genel Müdürü Berkay Somalı ise, AC ve DC şarj sistemleri hakkında detaylar aktardı. Somalı, ne kadar yüksek kilowatlık şarj ünitesi olursa dolum hızının da o kadar yüksek olduğunu ancak aracın da bunu desteklemesi gerektiğini söyledi. Bir aracın 20 kw'ta 2 saat, 350 kw'ta 7 dakikada dolabiliceğini de kaydeden Somalı, şirketlerinin sistemi hakkında da bilgiler verdi.
Elektrikli araçların sisteme etkilerini ise Uludağ Elektrik Dağıtım AŞ. ARGE Direktörü Mehmet Koç anlattı. Koç, Almanya'da yüzde yüz elektrikli araçlara geçildiğinde toplam gücün yüzde 15'ini araçların çekeceğinin hesaplandığını ifade etti. Koç, kendileri açısından en büyük sorunun bu çekme gücünün mobil olmasından kaynaklandığını da söyledi. Koç, "Bugüne kadar yapılan yatırımlar elektrikli araç yokken yapılan yatırımlardı. Nüfusun yoğun olduğu yerlerde şebekeye ek yük geleceği ortada. Müşterilerin yoğun olmayan saatlerde şarj yapmasını özendirmek, enerji depolama sistemlerinin küçülmesi ve ucuzlaması, yönetilebilir dağıtık üretim yapılması gereken bazı çözümler" dedi.
Selim Aybey ise, 3 yıldır kullandığı elektrikli araçla ilgili olarak katılımcılara tecrübelerini aktardı. Sessiz, çevreci ve bakım açısından ekonomik olan elektrikli aracın planlı hareket etmeyi mecbur kıldığını söyledi. Aybey, "Bir gün önceden nerede aracınızı şarj edeceğinizi planlamanız şart" dedi.
Yoğun katılımın olduğu etkinlik sorularla sona erdi.