BUSİAD, Silva Metodu söyleşisine ev sahipliği yaptı.
BUSİAD Kurumsal Yönetim Uzmanlık Grubu tarafından organize edilen “İş Hayatında hedefe odaklanma, zamanı doğru kullanma ve başarıyı yakalama” konulu söyleşi, BUSİAD Evi Konferans Salonu’nda gerçekleştirildi. Söyleşiye konuşmacı olarak katılan Uluslararası Silva Metodu Türkiye Direktörü Ayşen Edis, “Silva Metodu’yla iş hayatında hedefe odaklanma, zamanı doğru kullanma ve başarıyı yakalama” isimli bir sunum yaptı.
Sunumunda Jose Silva tarafından geliştirilen ve yüksek zihinsel farkındalığı artırmak amacıyla kullanılan Silva Metodu’yla ilgili bilgi veren Edis, içinde bulunduğumuz zamanın çok hızlı bir şekilde değiştiğini ve günümüzde kişinin başarılı olabilmesinin, yeni şartlara uyum sağlama yeteneğine bağlı olduğunu söyledi. Doğada güçlü olanın değil, esnekliğe sahip olanın ve eskiyi geride bırakarak yeniyi kabul eden organizmaların hayatta kaldığını dile getiren Edis, Silva Metodu’nun bireyin farklı bir duyarlılığa ve bilince erişmesini, böylelikle kendisine, çevresine, işine, kısaca hayata bakış açısını değiştirerek bu esnekliğe ulaşmasını sağladığını kaydetti. Edis, metodun insanın gerçek potansiyelini ve gücünü ortaya çıkartarak düşünme biçimlerini güçlendirdiğini ve genişlettiğini vurgulayarak, insanların böylece yaşamda karşılarına çıkan farklı kriz durumlarını kontrol edebilme becerisini geliştirdiklerine değindi. Edis, şöyle devam etti: “Çağdaş bilimsel verilere göre sıradan bir insan zihnini herhangi bir düşünceye 6-11 saniyeden fazla odaklayamıyor. Harvard Üniversitesi araştırma sonuçlarına göre kişinin hedeflerine ulaşamamasının en önemli nedenlerinden birisi bu. Silva Metodu ile dikkatin odaklanması ve zihinsel kapasitenin yönetilmesi becerisi kazanılarak hedeflere ulaşılır. Beynimiz gelişmiş bir bilgi ağıdır. Kaydedilmiş bilgilerin ötesinde de bilgi verebilir. Beynin işleyiş şekli sayesinde özgün düşünce yaratılabilir, sorunlara gerçek ve yenilikçi çözümler getirilebilir. Başarıyı engelleyen kısıtlayıcı inançlardan kurtularak, geçmişe bağımlı kalmadan, yenilikçi ve yaratıcı kararlar alınabilir. Başarılı kişiler, geniş bir algılama yeteneğine sahip olan kişilerdir.”
Edis, insan beyninin kademeli olarak ve her geçen dönemde daha yüksek frekansta çalışarak milyonlarca yılda geliştiğini ifade ederek, insanların yüzde 90’ının beyninin sol yarım küresi ile düşünerek büyüdüğünü ifade etti. İnsan beynin evrim skalasına da değinen Edis, beynimizin bedenimizi koruduğunu ve her gün milyonlarca komut vererek bizi yönlendirdiğini kaydetti. Edis, beynin en önemli zihinsel işlevinin hayal gücü olduğunun altını çizerek, “İnsan hayal kurduğu sürece vardır. Bu süreçte bütünü görme şansı yakalarız. Düşünce kalitemiz yükselir ve doğru kararlar alırız. Zaman ve mekan kısıtlaması yoktur ve daha yaratıcıyızdır. En önemli kazanım ise duyum ötesi algılama yani etkin duyusal yansıtmadır. Birçok ünlü düşünür ve bilim adamı hayal gücü ile önemli başarılar elde etmişlerdir” şeklinde konuştu. Edis, şöyle devam etti: “Beynin evrim skalasına baktığımızda beta, alfa teta ve delta frekanslarını görmek mümkündür. Dışsal bilinç seviyesi olan betada; görme, duyma, koklama tat alma ve dokunma gibi duyusal etkinliğimiz faaldir ve zaman-mekan kavramı vardır. İçsel bilinç seviyesinden olan alfa frekansında ise zaman-mekan kavramı yoktur ve duyum ötesi algılama vardır. Alfa frekansında olmak lenf hücrelerinin üretimini arttırır ve öğrenme yeteneğimizi geliştirir. Alfa frekansında geçirilecek 20 dakikada adeta beynimizi şarj etmiş oluruz. Günümüzde teknik bilgi ve işimizi iyi yapmak önemli. Ancak bunun ötesinde bir şeyler yapmak adına yaratıcılığı devreye sokmamız gerek. Silva Metodu bunu gerçekleştirmemizi sağlıyor. Bu metoda göre başarılı insan, yaşamın her alanında dengeli olan insandır ve yine bu metot bize stres kontrolü, daha sağlıklı olma, doğru karar alma, zihne daha fazla bilgi toplama, hedeflere ulaşma, yüksek konsantrasyona sahip olma, istenmeyen alışkanlıklardan kurtulma, kısıtlayıcı inançları değiştirme gibi kazanımlar sağlar.”
