Serdar Kuzuloğlu, keyifli sunumuyla Ebeveynler ve Çocukları Toplantısı’na renk kattı.

Serdar Kuzuloğlu, keyifli sunumuyla Ebeveynler ve Çocukları Toplantısı’na renk kattı.

Serdar Kuzuloğlu, keyifli sunumuyla Ebeveynler ve Çocukları Toplantısı’na renk kattı.

Bursa Sanayicileri ve İşadamları Derneği’nin (BUSİAD) marka etkinliklerinden olan Ebeveynler ve Çocukları Toplantısı’nın onuncusu, Türk Ekonomi Bankası (TEB) sponsorluğunda Hilton Otel Büyük Salonu’nda yapıldı.

BUSİAD üyelerinin eşleri ve çocuklarıyla birlikte katıldığı, teknoloji, bilişim ve yeni trendler alanındaki çalışmalarıyla tanınan gazeteci - yazar Serdar Kuzuloğlu’nun da konuk konuşmacı olduğu programın açılışında konuşan BUSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Günal Baylan, ülke gündemiyle ilgili değerlendirmelerde bulundu. Diyarbakır’daki patlama haberiyle bir kez daha irkildiklerini ve son derece üzüldüklerini ifade eden Baylan, bu acı olay neticesinde hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet, yakınlarına baş sağlığı ve yaralılara da acil şifalar diledi. Türkiye’de terör olgusunun artık hiçbir şekilde ne tarifinin, ne de toleransının kaldığını kaydeden Baylan, en yakın sürede barış ortamının tüm Türkiye’de hakim olmasını diledi. Baylan, son günlerde yaşanan tutuklama ve gözaltı operasyonlarına da değinerek, “Gerek suç gerekse suçlu ile mücadele sırasında demokrasi, insan hakları, düşünce özgürlüğü, kişisel hak ve hürriyetler gibi kavramlardan vazgeçmemek gerektiğini, hukuk devleti ilkelerine bağlı kalınmasının ülke birlik ve beraberliğine katkı vereceğini bir kez daha hatırlatmak isteriz” diye konuştu. Baylan, şöyle devam etti: “Dünyamız dramatik bir biçimde yeniden şekilleniyor ve bilgi hiç olmadığı kadar hızlı akıyor. Geçmişin kuralları artık geçerliliğini yitiriyor. 21. yüzyılda artık bildiklerimiz ve yaptıklarımız eskisi kadar önem taşımıyor. Önemli olan “nasıl” yaptığımız, olayları “nasıl” yorumladığımız ve bilgiyi “nasıl” değere dönüştürdüğümüz. Farklılık yaratma amacı ile her koşulda, kimsenin yapamayacağı şeyleri yaparak öne çıkmayı ve rakiplerimizden ayrılmayı bilmek son derece önem kazanmış durumda. Efektif talebin gerilemesinden dolayı fiyatların yeni bir seviyeye doğru gevşemesinden ibaret olan ve resesyon olarak tarif edilen yeni bir dünya ekonomisi düzeniyle karşı karşıyayız. Değerli gençlerimiz, yalnızca yeni ürün ve hizmetlerle değil, tutumlarıyla da ciddi üstünlükler sağlayabilir ve değerler yaratabilir.”

“Girişimcilikle birlikte rekabet kavramı insana indi”

Türk Ekonomi Bankası Genel Müdür Vekili ve TEB KOBİ Bankacılığı Kıdemli Genel Müdür Yardımcısı Turgut Boz da yaptığı sunumda dünyanın değişim hızına değindi. Dünyanın artık çok daha hızlı dönmeye başladığını ifade eden Boz, bu denli hızlı değişen dünyaya herkesin ayak uydurması gerektiğine işaret etti. Boz, ayak uydurmak için de önce nelerin değiştiğini bilmek gerektiğini dile getirerek, “Sermayenin önemi, rekabette yerini girişimciliğe bıraktı. 50 - 100 yıl önce bir işletmenin milyar dolarlar seviyelerine gelmesi 50 yıl sürüyordu. Bugün ise öyle değil. Sıfır sermaye ile kurulmuş bir şirketin piyasa değerine baktığımızda birkaç yılda milyar dolarlar seviyesine geldiğini görüyoruz. Bu girişimcilikle oluyor” diye konuştu. Boz, şöyle devam etti: “Günümüzde gerek kurum içinde gerekse iş sahibi olarak girişimci olmak zorundayız. Girişimci değilsek rekabette ön plana çıkmanız oldukça zor. Rekabet bundan önce firmalar arasındaydı. Bugün firmalar arasında değil. Girişimcilik denen kavramla birlikte rekabetin insana indiğini düşünüyoruz. Bugün iyi eğitimli, yetişmiş ve girişimci insanlar arasında rekabet var. İstediğiniz kadar iyi bir iş fikriniz olsun ve istediğiniz kadar Ar-Ge yapın; girişimci değilseniz, nitelikli değilseniz bugünün dünyasında yerinizi almanız zor. Ar-Ge artık önemini kaybetmeye başladı. Ar-Ge yapmadan, çok hızlı bir şekilde müşteri ihtiyaçlarını anlayan, rekabetçi fiyat ve kaliteyle ortaya çıkan bir iş planına sahip firmaların birçok ülkede milyar dolarlara ulaştığını görüyoruz. Orta ve küçük boy işletmelerin dünyasını yaşıyoruz. Büyük firmaların işi daha zor artık.”

“Ölümsüz olan hizmetler, çabalar ve onların sonucunda ortaya çıkanlar”

Boz’un konuşmasının ardından BUSİAD’ın kadim üyeleri için organize edilen plaket törenine geçildi ve üyelikte 30 yılı geride bırakan iş dünyası temsilcilerine rozetleri takdim edildi. Tören sonrasında teknoloji, bilişim ve yeni trendler alanındaki çalışmalarıyla tanınan gazeteci - yazar Serdar Kuzuloğlu, “Karar verme denen mesele” isimli sunumunu gerçekleştirdi. Sunumunda son 20 yılda teknolojide, dijital dünyada ve yeni trendlerde dünyada gelinen noktaya değinen Kuzuloğlu, değişen şeylerin, değişmeyen şeylerin ve değişecek olan şeylerin altını çizdi. İnsanların ne yaparlarsa yapsınlar 2 - 3 kuşak sonra unutulduğunu belirten Kuzuloğlu, “Dünyayı değiştirecek bir buluş ya da ülkelerin kaderine yön veren devrim gibi sıra dışı küresel bir başarıya imza atmadığınız sürece hayatınızı verdiğimiz ve sizce çok önemli gibi görünen her şey unutup gidecek. Çoğu zaman bunu unutuyoruz. İnsanlar ölüyor ama markalar kalıyor. Dedemizin dedesinin adını bilemeyebiliriz belki ama dedemizin dedesinin çağından günümüze ulaşan markaları, şirketleri, logoları, sloganları ve ürünleri hatırlayabiliyoruz. Ölümsüz olan insanlar değil hizmetler, çabalar ve onların sonucunda ortaya çıkan şeyler” diye konuştu. Kuzuloğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Geleceği tasarlayan vaattir ve yenilikçiliğin en büyük düşmanı rehavettir. Günümüzde değime ayak uydurma yeteneği çok önemli. Hepimiz için hayat farklı geçmek zorunda. Bu süreçte ön yargılar gelişime engel olabilir. Ön yargılar çoğu zaman bir düşünmeme yöntemidir.”