TOFAŞ CEO’su Cengiz Eroldu, Çekirge Toplantısı’nın konuğu oldu.

TOFAŞ CEO’su Cengiz Eroldu, Çekirge Toplantısı’nın konuğu oldu.

TOFAŞ CEO’su Cengiz Eroldu, Çekirge Toplantısı’nın konuğu oldu.

BUSİAD Mayıs Ayı Çekirge Toplantısı’nın konuğu, TOFAŞ CEO’su Cengiz Eroldu’ydu. Toplantıda “Otomotiv Sektörünün Durumu, Geleceği ve Küresel Beklentiler” isimli bir sunum yapan Eroldu, Tofaş’ın son yıllarda özellikle Ar-Ge temelli attığı adımlara değinerek, Egea projesinin elde ettiği başarılar hakkında da bilgi verdi.

BUSİAD’ın marka etkinliklerinden olan ve Almira Otel’de gerçekleştirilen Mayıs Ayı Çekirge Toplantısı’nın açılışında konuşan BUSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Günal Baylan, Türkiye Cumhuriyeti Meclis Başkanı’nın yeni anayasada laiklik kavramının olmaması konusundaki düşüncelerini ifade etmesinin, Başbakanın görevini bırakacak olmasının, kurulacak yeni hükümette görev alacak başbakanın yetki tartışmalarının ve başkanlık sistemi konusu ile ilgili siyasi parti söylemlerinin ağırlaşmasının gündemde ilk sırayı aldığını hatırlattı. İş dünyası olarak bu ve buna benzer siyasi tartışmalarla vakit kaybedildiği düşüncesinde olduklarını belirten Baylan, ülkeyi ileriye taşıyacak iktisadi kalkınma için siyasi reformların önceliği olarak tüm toplumu kapsayacak bir anayasanın bir an önce yapılması gerektiğini ifade etti. Baylan, ekonomik yapısal sorunların çözülmesini beklediklerine değinerek, “Ekonomiyle ilgili öncü göstergeler, büyüme performansı için karmaşık bilgiler içermekte. Güven endekslerindeki azalmalar ve özel sektör yatırımlarında uzun süredir devam eden durgunluk, büyüme için olumsuz sinyaller veriyor. Mevcut haliyle, işsizlik de yüksek düzeyini korumakta. Her ne kadar, gıda fiyatlarında yaşanan azalmalar ile enflasyonda yılın ilk ayları itibariyle bir düşüş olsa da, çekirdek enflasyon yüksekliğini koruyor. İhracatımız da büyüme için yeterli desteği verecek düzeyde değil. Küresel ticaret hacminin zayıf performansı yanında Türkiye’nin yakın coğrafyasında belirginleşen jeo-politik riskler ve Rusya, Suriye ve Irak gibi önemli ihracat pazarlarındaki sorunların ise dış ticaret ve turizm üzerindeki olumsuz etkisi belirginleşmeye başladı” diye konuştu. Baylan, şöyle devam etti: Düşük tasarruf düzeyimiz cari açığımız için geleceğe yönelik olarak en temel sorun olarak gözükmektedir. IMF’nin ekonomimizi değerlendirdiği son raporunda yer alan önemli bir tespit, Türkiye’nin potansiyel büyüme hızının kriz sonrasında %3-3,5 düzeyine gerilediği ve büyüme hızını artırabilmek için iç tasarrufların ve verimliliğin artırılmasına ihtiyaç olduğu gerçeğidir. İleri teknolojiye, özgün ürünler ve markalar oluşturarak geçme zamanı gelmiştir. Bu ülkede yaşayanlar olarak kalkınmak, kalkınmanın getirdiği yaşam kalitesini de gelişmiş ülkeler seviyesinde hissetmek istiyoruz. Tüm siyasilerimize  ülkeye ve bizlere karşı olan görevlerini ve sorumluluklarını hatırlatmak istiyorum.”

“Egea projesi, hem Türk otomotiv sektörünü hem TOFAŞ’ı farklı bir boyuta taşıyacak”

Baylan’ın açılış konuşması ve yeni üyelere rozet takdiminin ardından kürsüye çıkan TOFAŞ CEO’su Cengiz Eroldu, “Otomotiv Sektörünün Durumu, Geleceği ve Küresel Beklentiler” isimli sunumunu gerçekleştirdi. Tofaş’ın son dönemde altın çağını yaşadığını belirterek sözlerine başlayan Eroldu, firmanın küresel bir oyuncu haline geldiğini ve 80 ülkeye ihracat yaptığını söyledi. Hiçbir başarının tesadüf olmadığının altını çizen Eroldu, bugün elde edilen başarıda uzun yıllardır planlı bir şekilde sürdürülen çalışmaların katkısının olduğunu belirtti. Eroldu, Tofaş’ın ilk Ar-Ge çalışmalarına 1990'larda birkaç mühendisle giriş yaptığını ifade ederek, bugün gelinen noktada firmanın yetkin Ar-Ge ekibi ile Fiat-Chrysler Grubu’nun Avrupa’daki en büyük ikinci Ar-Ge merkezi konumunda olduğunu kaydetti. Üretim yetkinlikleri açısından 2006 yılında başlanan dünya klasmanında üretim programında 2013 yılına gelindiğinde altın seviyeye ulaşıldığını dile getiren Eroldu, “Bunun altında uzun yıllardır yapılan ürün geliştirme çalışmaları ve üretim alanındaki yetkinlik artışı var. Egea yalnız bir otomobil değil, Türk otomotiv sanayi açısından çok önemli bir proje ve sektör adına adeta bir kilometre taşı. İlk kez bu kadar çok sayıda Türk mühendisin görev aldığı bir proje oldu. Bu araç sadece Tofaş’ta çalışan mühendislerce yapılmadı, aynı zamanda yan sanayilerdeki mühendislerin de bu projeye önemli katkıları oldu. O nedenle bu başarı Tofaş’taki ve bizimle birlikte çalışan yan sanayilerdeki Türk mühendislerinin başarısı” diye konuştu.

“Gelen talepten dolayı üretime yetişmekte zorlanıyoruz”

Konuşmasında TOFAŞ’ın üretiminin Egea ile yüzde 22 arttığını vurgulayan Eroldu; Egea hatchback modeli ile söz konusu üretim artışının süreceğini, hatchback modelinin de son derece şaşırtıcı özelliklere sahip olacağını söyledi. Eroldu, iç hacim olarak son derece geniş ve teknoloji olarak ileride bir araç ortaya çıktığının altını çizerek, yeni modelin hatchbacklerin küçük olduğu algısını bozacak düzeyde ve gelişmiş güvenlik standartlarıyla rakiplerinde olmayan seviyede olduğunu kaydetti. Gerek küresel, gerek Türkiye pazarı açısından gündemdeki konuların en başında rekabetçiliğin geldiğinin altını çizen Eroldu, “Kuzey Afrika ve Doğu Avrupa’da Türkiye’nin ciddi rakipleri var. Bugün değişik sektörlerde faaliyet gösteren firmaların Bulgaristan, Romanya, Bosna gibi ülkelerde yatırım yapma gibi planları gündeme geliyor. Türkiye serbest ticaret anlaşmalarını yaygınlaştırmak ve TTIP içinde yer almak üzerine dikkatini daha çok toplamalı; yeni politikalar üretmelidir. Uzun vadede ekonomik ve siyasal istikrarımızın en önemli taşlarından biri bu alanda elde edeceğimiz kazanımlar olacaktır. TTIP dışında kalmak Türkiye için dezavantaj yaratır. Türkiye, daha çok ülke ile serbest ticaret anlaşması içerisinde kalmalı” şeklinde konuştu. Eroldu, şöyle devam etti: “Günümüzün en çok konuşulan trendlerinden Endüstri 4,0’ı da kendimize özgü bir şekilde almamız gerek. Çok basit robotlarla yapılan üretimin, maliyet ve efektif olma anlamında faydalı olduğunu düşünüyorum. TOFAŞ olarak son 5-6 yıldır otomasyon konusunda önemli adımlar attık. Önemli bir diğer konu da iş barışı ve iş güvenliği. Türkiye’de iş güvenliği sağlanamazsa ve çalışanlar fabrikalarda huzurlu, güvenli çalışamazsa ne kaliteli üretim ne de rekabetçilik olur. TOFAŞ olarak iş güvenliğinde önemli yol kat ettik. Gelinen noktada 1 milyon saatte bandaj takma dâhil sadece 2 iş kazası yaşadık. Hedefimiz ‘0’ iş kazası. Bizler için bu olmazsa olmaz.”

Toplantı, soru cevap bölümü ve plaket takdimiyle sona erdi.