Uludağ Üniversitesi işbirliği ile gerçekleştirdiğimiz seminerler devam ediyor.
BUSİAD’ın Uludağ Üniversitesi işbirliğiyle organize ettiği ve öğrencilerin mesleki ve kişisel gelişimine katkıda bulunmayı amaçlayan seminer programları devam ediyor. Uludağ Üniversitesi Prof. Dr. Mete Cengiz Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen ve Bosch Türkiye Uyumluluk Direktörü Zeynep Çalın da Silva ile Bosch Türkiye Eski Uyumluluk Direktörü İsmet Artam’ın konuşmacı olduğu programa; öğretim görevlileri ve mühendislik fakültesi öğrencileri katıldı.
“Etik, her zamankinden daha fazla önem kazanmış durumda”
Öğrencilere “Etik” konulu ortak bir sunum yapan konuk konuşmacılar, son yıllarda önemi daha da artan söz konusu kavramla ilgili Bosch’da gerçekleştirilen uygulamalar hakkında bilgi verdi. Sunumunun başında Bosch firmasının üretim faaliyetleri ve toplam büyüklüğüyle ilgili katılımcıları bilgilendiren İsmet Artam, Bosch’un etik konusuna oldukça kurumsal bir vizyonla baktığını ve firma içindeki etik kuralların “Compliance” yani uyumluluk başlığı altında ele alındığını belirtti. Artam, uyumluluk kavramının kurallara uymak anlamına geldiğini ve hayatın tüm alanlarında olduğu gibi iş hayatında da uyulması gereken çeşitli kurallar olduğunu hatırlatarak, “Bosch’da uyumluluk kuralı, harici ve dahili tüm kurallara uymak anlamına gelir ve bu şekilde şirketin başarısını da garanti altına almış olur. Bosch’da bu kural tüm çalışanlar için geçerlidir ve firma için harcadığımız günlük mesaide kanunlara, etik davranış kurallarına ve diğer dahili talimatlara tartışmasız uyacağımız anlamına gelir” şeklinde konuştu. Kurallarla uyumlu hareket ettiğimiz takdirde sadece şirketimizi değil, kendimizi de korumuş olacağımızın altını çizen Artam, böylece şirket sorumluluğunun beraberce üstlenildiğini kaydetti. Artam, uyumluluk kuralı ile Bosch’un birbirine sıkı sıkıya bağlı olduğuna değinerek, “Bosch olarak gelecek ve sonuç odaklılık, sorumluluk ve sürdürülebilirlik, inisiyatif ve kararlılık, açıklık ve güven, adil davranış ve çeşitlilik gibi değerlere önem veriyoruz. Bosch’da sadece yerine getirebileceğimiz sözler veririz ve vaat ettiklerimizi görevimiz olarak görürüz. Tüm iş ilişkilerimizde yasalara uygun hareket ederiz. Çünkü etik konusunun geçmişte olduğu gibi günümüzde de vazgeçilmez bir değer olduğunu biliyoruz. Bu konuda son zamanlarda toplumda bilinçlenmenin arttığına ve dünyada bazı büyük şirketlerde yaşanan ve geniş yankı bulan güncel vakalara da tanık oluyoruz. O nedenle etik konusu her zamankinden çok daha fazla önem kazanmış durumda. Söz konusu kurallara uymamak, ciddi bir sorumluluk riski almak demektir ve itibar kaybına yol açarak en başta kendi iş hayatımıza zarar verebilir” diye konuştu. Artam, şöyle devam etti: “Şirketin toplumdaki ve iş hayatındaki paydaşları nezdindeki itibarı, ekonomik başarısının anahtarıdır. Yasaların ihlali kamuoyunda önemli itibar kaybına neden olur. Bu konudaki şüphelerin basına yansıması bile şirket itibarına kalıcı zarar verir. Bunun önüne geçmek için uyumluluk kuralı Bosch’da 3 ayaklı bir yapı üzerine kurulmuştur. Talimat-yönetmelikler, bilgilendirme-eğitim ve gözlemleme-raporlama. Şirket içinde bir uyumluluk yöneticisi vardır ve Almanya’dan tanımlanan geniş yetkilere sahiptir. İleride mezun olarak iş hayatına atıldığınızda etik konusuna sizler de mutlaka uyun ve bu konuda her zaman bilgi alın. Konuya göstereceğiniz özen, başarınızın da anahtarı olacaktır.”
“Çalışanlar bir iç pusulaya göre hareket etmeli”
Zeynep Çalın da Silva da, artık tüm Bosch genelinde uyumluluk dendiğinde neyin kastedildiğini herkesin bildiğini ifade ederek, bununla birlikte Bosch’da istenenin bu işin sadece kurallara uyma boyutunda kalması değil, bir vicdan terazisi ya da iç pusula haline gelmesi olduğunu söyledi. Tüm çalışanların olası bir durumla karşılaştığında bu iç pusulaya göre hareket etmesi gerektiğini belirten da Silva, “Doğru adımlar atıyor olmak ve diğer çalışanları da doğru yönlendirmek çok önemli. Biz Bosch olarak 2015’i uyumluluk yılı ilan ettik. Daha da içselleştirilmesi adına konu tüm birimlerde çeşitli başlıklar halinde ele alınacak. Şirketler kurallar dayatmaya çalışmıyor, öncelikle çalışanların korunmasını amaçlıyor. Siz de gelecekte bir konuda tereddütte kaldığınızda karar vermeden önce yöneticinize, varsa şirket içindeki uyumluluk direktörüne ya da hukuk birimine bilgi verin. Türkiye’de kurumsallaşmış şirketlerin çoğunda artık bu tür uygulamalar yer alıyor” diye konuştu.